14 Haziran 2009 Pazar

Dost(!)

Hani bazen ağır gelir ya insanlar...Sevmezsin onları.Onlar küçük dağları yarattıklarını düşünür,sense saçmaladıklarını.Bir gün öyle bir laf ederler ki.Omuzlarından tutup sarsmak gelir içinden.Kendine gel demek istersin,uyan demek.Ama diyemezsin bir şey.Yüzlerine gülmek zorunda kalırsın.İçine atarsın.Atınca da içine iki yüzlü olduğunu düşünürsün.İçini görmezler onlar senin.Sen sadece bir eğlencesindir.Her zaman güldükleri,esprili kişisindir.Problemin olamaz asla,her zaman enerjik olmak zorundasındır.Senin problemin onlara göre şımarıktır,oysa kendilerinin şımarığın ta kendisi olduğunu farketmezler.

Dost sanmanın nasıl bir şey olduğunu yaşıyorum...

6 Haziran 2009 Cumartesi

Yasak!


Yasak bir aşkın içinde olmak,boğulmak umutlarının içinde belki diyerek,yasak olduğunu bile bile kendini üzmek,yıpratmak,ağlamak,vurmak,kırmak...Hayatın ağırlığından kaçacak yerinin olmaması,ulaşmak istediğin yerin yasak olması çünkü...Anlayamaması seni kimsenin anlayabileceklerini söylemelerine rağmen...Uzak kalmayı istemek her şeyden,yorulmak,tükenmek...Uyumak,uyumak,uyumak...Yasakları rüyalarında delebileceğini düşünerek uyumak...


2 Haziran 2009 Salı

Korkuyorum


Kötülüğün doğuştan gelen bir özellik olduğunu düşünmeye başladım sanki,saçma bir düşünce belki ama yaşadıkların,tanıdığın,gördüğün insanlar sana bunu öğretmiyor mu? İnsanların değişememeleri,değişmiş gibi rol yapmaları,perde kapanıncada her şeyin eski haline dönmesi...Yaradılışımızda kötülük olduğunu göstermiyor mu? Anamızın karnında sahip oluyoruz belki de bu kişiliğe,damarlarımızda akan kanda dolaşıyor.Kanımızı boşaltıp temizleyemeyeceğimize göre...


Korkuyorum...

28 Mayıs 2009 Perşembe

"Sen ki"

Bana bir şeyler anlatmaya çalışır gibi,sana bir şeyler anlatan gözlerime her baktığında,sıcaklığını hissettirmek ister gibi sıcaklığının hiç gitmediği tenime her dokunduğunda boğuluyorum...Yapma...Uzak dur...Biliyorum ki ben yapamam bunu...Sen ki uzak durulmayacak kadar güzelsin...

24 Mayıs 2009 Pazar

"O"


İyi olan şeyler neden hakedenlere verilmez her zaman?
Sistem bizim beynimizin işleyişinden çok daha farklı işliyor bence.


Kendime sormam gerekirse bu soruyu,verildiğini söylerdim.Bazen geç olur belki,bazende erken olur sen görmezsin,görmeyi istemezsin.İstemek...Mutlu olmayı filan.Gözünün önündekini farkedemiyorsun bazen. Geç olmadan farkettiysen,şanslı azınlıktan biri oluyorsun çoğu zaman.Kendimi de o sanşlı azınlığa koyuyorum ben.Mutluyum.Her şey için,herkes için.Mutluyum hakettiğimden daha fazlasına sahip olduğum için...


21 Mayıs 2009 Perşembe

Yozlaşmış normalden farklı bir dünya,saçma sapan sığ birliktelikler,kendini duygusal sanan geyik tipler!!!Nasıl bu hale geldik???
Cevabı biliyorum aslında...

18 Mayıs 2009 Pazartesi

Notlar!


Yaz akşamları cinayet işlemeye müsait değil derdim hep.18 Mayıs akşamı penceremden dışarı baktığımda aynı şeyi sölüyorum.

Yüzüme vuran hafif serinlik...

Havanın belli belirsiz aydınlığı...

Sigaramdan çıkan dumanın pamuk şekilli bulutlara karışması...

Ağaçların tatlı hışırtısı...

Yapraklara vuran,sokak lambalarının canlı ışığı...

Ve koku,yaz kokusu...

Yaz akşamları cinayet işlemeye müsait değil!

Belki de ben iyimserim,kim bilir?

16 Mayıs 2009 Cumartesi

Dur!

Durdurmak istiyorum kendimi,olmuyor...Yanlış olduğunu biliyorum..Gözlerimde bir pırıltı...Kalbimin hızı bir şeyler söylüyor bana...Kaçışın yok...

14 Mayıs 2009 Perşembe

Tecrübe Hayatta Yediğim Kazıkların Toplamıdır


Hata yapmak tecrübeyimi getirir? Getiriyorsa hep acılımı getirmek zorundadır? Peki ya yaptığın hata,senden bir parça aldıysa o parçanın yerini doldurabilir mi tecrübe?Kendini artık eskisi kadar saf hissetmiyorsan?Pişmansan.Geçmeyen pişmanlığını geçirebilir mi tecrübe?Korkuyu getirdiyse beraberinde yapılan hata,tecrübe neye yarar ki? Korkuyorum desem tekrar hata yapmaktan.Tuhafım herkes gibi.Herkes gibi geç farkettim ben de hatayı.Korkumsa özcesaretimi getirdi bana,salak olmamayı filan...

Teraziye mi koymam gerek hayatımı,ne olduğumu anlamak için???

Hastalık başlangıcındayım yine pöff,ateşim var…
Ps:Ahanda dövmeye bak:)Bayıldım:)

12 Mayıs 2009 Salı

Kafeinin Etkisi Sonucu Ortaya Çıkan Sorgu Duygusu

İçimdeki yazma dürtüsünü ortaya çıkaran ne gecenin bu saatinde?Bir şeyleri boşaltma isteğimi içimdeki,birileriyle paylaşma,iletişim kurma,anlaşma mı?Kaçan ders çalışma isteği için içilen iki fincan kahvenin getirdiği uykusuzluğun ve yatakta debelenmenin sonucu mu?Durduk yere aklımdan geçen onca soruda neyin nesi?Saçmalama durduk yere off?!Nedir bu sorgulama çabası?!Yaşadıklarını sorgula,hayatı sorgula,arkadaşlarını,aileni,okulunu,geçmişini,geleceğini sorgula…Yormaz mı bunlar adamı?Hayat geçip gidiyor işte,neyi sorgulayacaksın ki yaşa gitsin…Doğarsın,yaşarsın,ölürsün mantık bu yani.Düşünerek bunu daha karmaşık hale getirmenin mantığı ne? Hayatı daha yaşanılır kılmak için uğraşıp didinmeninde mantığı yok o zaman?!!Öyle mi?Nasıl olsa biticek mi her şey?Sahi her şeyin bir sonu var mıdır?Okulun sonu mezuniyet,aşkın sonu ayrılık,doğumun sonu ölüm…Sonsuz kelimesi niye var ki o zaman lugatımızda?!?!En çok da mutluluk için kullanırız “sonsuz” kelimesini peh..”Sonsuz mutluluk” güldüm bak şimdi kendi kendime.Bazen mutlu olursun,bazen mutsuz çoğunluklada mutsuz.Niye bu kadar takıyorum ki anlamadım bende?!?!Niye yani hayatın kontrolünü elimde tutma çabam,bu çaba için iyi-kötü her şeyi yapmam kimselere çaktırmadan,yapamayınca sinir olmalarım filan,içimde biriktirmelerim sonra.İkiyüzlülük mü bu yoksa oyunu kurallarına göre oynamak mı?Hakikaten oyun mu oynuyoruz ya?Evet evet öyle.Bir oyun var ortada oynayanlar değişiyor.Güç kimdeyse oyunu o yönetiyor.Çoğu zaman hayat olsa da oyunu kuran,insanlar da az değil hani.Hile yapan kazanır be,hile yapmak oyunun kuralı ona göre oynadınmı kontrol sende artık.Oha çözdüm olayı sanırım oynacaksın bitti.Ne gelirse önüne zarı at gitsin.İnsanların da piyonların,bazı piyonlar salaktır önden yem olarak sun.Bazıları salaktır zeki takılır öyle sanırlar ikinci aşama onlarla oynamak.Bazı zekileride,salak sanırsın en tehlikelileri onlardır işte,seni piyon yaparlar ne olduğunu anlamazsın bile.Bunları düşündüğüm için kötü mü oluyorum şimdi ben?Uygulasam olurdum belki diyorum,uygulayabileceğimi hiç sanmayarak…İki fincan kahve saçmalattı bana gecenin bir yarısı.İyi mi oldu kötü mü oldu bilmem?Sahi iyi kötü olduğuna kim karar vericek?!?!